Girdik bir yola gidiyoruz bir kıyamet derler ya…
Besmelesiz başlarsan bir işe sonun nereye gider bilemezsin.
Hayat o kadar zor ki insan ne yapacağını şaşırıyor bazen de sonunun ne olacağını kestiremiyor. Bir anda apansız her şey alt üst olabiliyor. İnsan kendi işinde; başına bir şey geldiğinde oturup mantıklı bir şey düşünemiyor.
Sürekli gelgitler yaşıyor ve ucu bucağı olmayan düşüncüler içinde kayboluyor. Şunu böyle mi yapmalıyım, yok öyle olmasa da böyle yapsam olur mu? Düşüncelerin ardı arkası kesilmiyor.
Kendi başına fikir üretiyor ve doğru mu yanlış mı bunun cevabını veremiyor bir türlü insan.
Daima bir çıkış yolu arıyor ve çıkmaza giriyor.
Zor günler başlıyor hatta başladı bile.
Her şey ortada ekonomik krizden tutun da yaşam mücadelesine kadar her anlamda sıkboğazlık kol gezmekte.
Her gün bir önceki günü aratmaya başladı. Aslında bu durumun herkes bal gibi de farkında fakat bizim insanımız çoğu şeyi içinde yaşamayı istiyor ta ki dolup patlayana kadar.
Daha sonra ne mi oluyor?
İş hayatı bitiyor. Evli ise evliliği bitme aşamasına geliyor. Bir çıkar yol bulamayınca insan her şeyi düşünmeye başlıyor. Dedim ya biz anlık düşündüğümüz için her şeyi göze alıyoruz. İş işten geçmeden bu kiriz atmosferine bir dur denmeli. Yoksa sahiden gidiyoruz bir kıyamete.
Bizim insanımız hep nerden birini vurabilirim sorusunun cevabının ardından koşar…
Dolar aldı başını gitti birden bir fırlama yaşadı hemen o fırsatçılıkta hemen bizlerde zam yapmaya başladık. Bahane hazır dolar fırladı, peki dolar düştüğünde fiyatlar neden hiç düşmedi?
Diyorum ya fırsatçı insanlarız.
Dolar olayını daha hazmetmeden poşeti meydana sürdük. Neymiş efendim poşet çevre kirletiyor. Doğrudur sadece poşet değil bütün plastikler çevreyi kirletiyor.
Poşeti parayla alacakmışız, çevre kirleniyormuş. Para verince kirlenmiyor mu, ya da zenginler çevreyi kirletmiş olmuyor mu?
Para vereceğim elimde amblemli poşetle reklamını yapacağım bir de para vereceğim başka istediğiniz var mı?
Neymiş poşet vergisi veriyorlarmış. Peki, ürünlerin üzerinde kaça kaç zam yapıp bize satıyorlarmış?
Yok, çevre kirleniyor yok doğa etkileniyor güzel bahaneler bunlar.
Aldığımız ürünler kese kâğıdında mı satılıyor? Madem öyle onlardan neden alınmıyor onlar kirletmiyor mu?
Tabi fırsat doğdu insanlarımıza yine poşetin boyutuna göre bir de fiyat değiştiriyorlar.
Çevre doğa hepsi bahane yine gün doğdu zincirli marketlere.
Küçük esnaf oturulup nasıl battığı izlensin anca, işine gelirse hesabı.
Biz toplum olarak saman alevi gibi önce parlayıp çabuk sönüyoruz. Hiçbir olaya karşı direncimiz yok.
Poşet almak zorunda değiliz. Hadi hep birlikte bez torbalar dikin evinizde bir şeyler üretin fakat fırsat vermeyin, onlarla gidin marketlere…
Ben şahsi adıma tek bir kuruş bile vermedim, vermeyeceğim, siz de vermeyin bu duruma başka bir çözüm bulana kadar. Dediğim gibi bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete!
Rabbim herkesin yardımcısı olsun hepimizi hak yolunda gidenlerden eylesin
AMİN….