2 yıldır Rize’de görev yapan Rize Valisi Erdoğan Bektaş ile iyi bir diyalog içindeydik. Konulara yaklaşımı ve teknolojiyi iyi bilmesi ile okullarda başlatılan teknolojik eğitime öncülük etti. Teknolojinin ne kadar gerekli olduğunu her fırsatta anlattı.
Eğitime verdiği önem ve geleceğin sadece teknoloji ile büyüyebileceğini iyi bilenlerden biri. Zaman zaman birçok konuda kendisi ile birlikte olduk ve zor görevin yapıldığı illerden birinde vali olmanın zorluklarını yaşamasına rağmen olaylara yaklaşımı ve geniş düşünme düşüncesi ile her zaman örnek oldu.
Olaylara yaklaşım biçimi ile birlikte halkın her zaman haklı olduğu düşüncesi ‘Yeşil Yolda’ sorunun çözülmesine neden oldu. İlk göreve başladığı gün basın karşısına geçerek ilk sorduğum soruya cevabı aslında notunu vermişti.
Yeşil yol olayları sonrası Rize’ye gelen ve dağlardaki bu olaylara bakış açısı bir valiye yakışır bir yaklaşımdı.
İlk sorduğum soru bugünkü gibi aklımda ve o soruda “ Giden vali, devlet güçlüdür kimse devlete karşı koyamaz. Biz yeşil yola karşı çıkan 3-5 çapulcuya fırsat vermeyiz, demesine siz nasıl bakıyorsunuz” dediğimde.
Vali Bektaş aynen şöyle demişti “ Devleti millet, halk oluşturur. Elbette onları dinlerim ve çözüm bulurum. Devlet demek halk demek; millet demek. Milletsiz devlet olamaz” demişti.
Bu soru ilk göreve başladığı gün sorduğum ve aldığım cevaptı. İşte vali böyle olmalıydı. Vali halkın içinde, halk ile birlikte olmalıydı.
Vali Bektaş2ta bunu gördüm. Olaylara yaklaşım açısı, soğukkanlılığı ve kafasındaki projeler ile Rize2de 11 Ayder Yaylası daha olabileceğini haritalarla ortaya koymuştu.
Rize zor bir yer. Herkesin Cumhurbaşkanı olduğu bir ilde görev yapmak kolay değil. Cumhurbaşkanının memleketinde siyasetin üstüne çıkmak kolay değil. Böyle bir yerde hizmette yapmak, yapılan hizmetlerden insanları memnun etmekte kolay değil.
Kaynayan kazan Rize de Bektaş iyi dayandı. Belki de kendisi gitmek istedi. Rize dediğimiz gibi çok zor bir il, yıllardır siyasi arenanın meydanında ve göbeğinde herkesi memnun etmek hiç de kolay olmasa gerek.
Kişisel olarak Sayın Vali Erdoğan Bektaş ile birkaç kez oturduk ve sohbet etme şansımız oldu. Elbette bu sohbet sırasında kafasının dolu olduğunu anladım. Yapmak istedikleri ve yapamadıklarını da anlamayacak kadar aptal değilim.
Dediğim gibi Rize zor bir yer. Her konuda hizmette zorlanılacak bir il. Siyasetin o kadar üstün olduğu bir ilde, valilik yapmak hiç te kolay değil.
Ufku açık, geleceği bilen, geleceğe yatırım yapmak isteyen Bektaş gibi insanlara ihtiyaç var. Onların önünü kesmek yerine açmak gerek. Ama maalesef bizler, açma yerine kapamayı her zaman ilke edindik. Asla başarıyı alkışlamadık. Bireysel çalıştık ve bu kafa ile değil bir metre yürümek, bir santim bile yürüsek kar sayacağım.
Sayın Erdoğan Bektaş’a çocukluğunun birkaç yılını geçirdiği Zonguldak ilinde başarılar diliyorum.
Her şey gönlünce olsun.