Kimse takmadı, bana olmaz dendi, Korona ne ki bana gelsin dendi, Maske takmadık, kucaklaştık, hijyeniğe önem vermedik, yakınlarımızla kucaklaştık, öpüştük, sarıldık, sosyal mesafeye dikkat etmedik, geçmişte olduğu gibi aynı hareketlerimize devam ettik, sanki dünya çok rahat, virüs yok, herkes sağlıklı.
Ne oldu şimdi,,, veya neler bizi bekliyor?
Yasaklar gelmeye başladı, aylardır hem gazete olarak bizler, Hem valilik, Hem Belediye ve bakanlık uyarılarda bulunuyor.
-Aman dikkat edin, tedbirli olun, Maskesiz gezmeyin, sosyal mesafeye dikkat edin, Hijyeniğinizi koruyun, topluluklardan kaçın dediler, sesleri çıkana kadar bağırdılar, bizler hemen her gün manşetten uyardık, köşe yazılarımızda sürekli yazılar yazarak vatandaşların dikkatli olmalarını istedik.
Ama dinleyen çok az kişi oldu,
Vakalar artmaya başladı, bana bir şey olmaz diyenler ayaklarını dikti, karantinaya alındı, Karantinaya alınanlar bile bu süreci dışarlarda geçirmeye çalıştı.
Yasaklar çiğnendi, 148 kişiye ceza yazıldı.
Aslında ceza yazılacak olan o kadar insan var ki, Polis ve Jandarmamızın iyi niyeti ile veya birilerini devreye sokmak ile aşırı cezalar yazılmadı.
Korona virüs artık tüm ülkeyi sardı, önceki akşam Batman Gazeteciler Cemiyet Başkanını aradım, Hastaneler doldu taşıyor dedi, yüzde 80 oranında yaygın virüs var, il olarak çok zor durumda vatandaşlar dedi.
Birçok il aynı durumda, artık virüs çok hızlı bir şekilde yayılmaya başladı, önüne geçmenin tek yolu, kontrollü hayat.
Cumhurbaşkanı tüm illerden giden vakalar karşısında bazı yeni tedbirler almak zorunda kaldı, Düğünler artık horonlu değil, 65 yaş üstü ve 15 yaş altı katılım yasak, masalar belli mesafede ve 1 saati aşmayacak tören yapılacak, birinci derece yakınlar dışında kimse katılamayacak.
Yasaklar gelmeye başladı, hiç şaşırmadım, çünkü sürekli uyardım, olacaklarını yazdım, yavaş yavaş olacaklar başımıza gelmeye başlıyor.
Kendi evimizde yine hapis olacağız, bu kez çok daha ciddi tedbirler alınacak, Virüs ilk yayıldığında Mart ayında alınan tedbirleri çok arayacağız, çünkü o tarihlerde hastanelerde doluluk oranı yüzde 60 seviyelerinde seyir ediyordu.
Şu an hastaneler yüzde 90 veya yüzde yüz oranında dolu, artık vakaya yakalansak ta hastanelerde yer yok,
ABD gibi, bazı Avrupa ülkeleri gibi, ölüm yolculuğu başlayacak, bazı gücü olmayanlar, siyası veya bürokratik gücü olmayanların tek adresi tahtalıköy.
Artık geriye dönüş yok, ileriye doğru adım atmamız gerek, mutlaka ama mutlaka kurallara uymamız gerekiyor.
Önce kendi ve ailemizin sağlığını düşünmek zorundayız, Yasaklar bu ay içinde çok daha ciddi seviyelere gelecek.
Hepimiz bu yasaklara kendimizi şimdiden alıştırmamız gerek.
Şimdi düğünler, gelecekte ise toplu çalışma alanları, resmi dairelerde kısıtlamaların artması, sanayi kuruluşları, otobüs ve tren ile uçak yolculukları, tüm kapıların kapanması, iller arası seyahatlerin kısıtlanması başlayacak.
Bu kez evden dışarı adım atmak bile yasaklanacak, bu sadece şehir merkezleri için değil, köylerde de yeni uygulamalar gelecek.
Peki niçin ?
Sizlerin bizlerin kurallara uymamasından dolayı, ne ettiysek kendimiz ettik, kendimize ettik.