Yerel seçimlere 6 aylık bir süre kaldı. Şöyle önümüze baktığımızda kim nerede aday olacak soruları karşımıza çıkıyor. Bazı isimler dolaşıyor. Her zaman olduğu gibi yine dolaşacak ve Rize’de Bakırcı döneminde 17 aday adayı varken Reis Kasımpaşa’dan mahalle komşusu Halil Bakırcı’yı işaret etmişti. Tabii Reise rahmetli annesinin baskısı vardı ve bu baskı ile Halil Bakırcı aday gösterilmiş ve iki dönem belediye başkanlığı yapmıştı.
2’inci dönem için zor bir süreçti ve o dönemde Bakırcı’nın sandıkta kalma durumu vardı. Nihayetinde çok az bir farkla Bakırcı kazanmıştı.
İki dönemini tamamlayan Bakırcı için 3’üncü dönem artık yoktu. İkinci dönemde az bir farkla kazanan Bakırcı için belediye başkanlığı riske edilmezdi. 3 dönemde Reis,Rize için aday istedi. Kendisine verilen bazı isimler vardı ve isimlere baktığında hepsinin üzerini çizen Reis, “ Bunlar olmaz, başka birini bulun “ diyerek siyasilerden yeni isim istemişti.
3-4 gün içinde yeni isim isteyen Reis siyasileri zor durumda bıraktı. İsim araştırılmaya başlandı. Yurt dışında olan Rizespor kulüp başkanı Hasan Kemal Yardımcı’ya teklif gitti. Asla olmaz diyen yardımcı Rize belediye başkanlığını istemedi. İsimler düşünüldü, araştırıldı ve bir anda Reşat Kasap ismi akıllara takıldı. Kendisi ile görüşüldü ve kabul etti.
Kasap, Reis karşısına çıktı ve sözlü mülakatı Reis yaptıktan sonra “ Git Rize de çalış” talimatı aldı.
Yeni bir dönem geliyor.
Ya Kasap ile devam, ya da Reis yeni bir isim isteyecek veya Hasan Karal’a git Rize’de belediye başkanı ol diyecek. Süre uzun elbette.
AK Parti il teşkilatı bazı isimler önerecek; müracaatlar olacak ve bu isimler Reise bildirilecek.
AK Parti’de adayın güçlülüğüne göre, diğer partiler de gardını alarak aday çıkartacaklar. Muhalefet partilerinden bazı isimler dolaşıyor ancak iktidar partisinin adayına göre muhalefet güçlü aday çıkartmak zorunda.
Rize Belediyesi’ne baktığımızda ise kapasitenin üzerine siyasiler belediyeyi doldurmuş. Her birimde 2 veya 3 fazlalık. Bu rakamları görünce Rahmetli Adnan Kahveci’nin Rize belediyesini ziyaretinde sarf ettiği söz aklıma geldi.
Eski Belediyeye gelen Kahveci o dönem maliye bakanı ve belediye başkanına kaç çalışanınız var sorusunu sordu aldığı cevap karşısında Kahveci “ 50 bin nüfuslu bir ilde 750 kişi çalışması doğru değil. Burada en fazla 400 kişi çalışmalı. Yoksa devletten aldığınız yardım tamamen işçiye gider ve iş yapamazsınız” demişti.
Evet, şimdi nüfusa bakalım. 117 bin nüfus ve belediyede çalışan sayısı 1000’in üzerinde. Baktığımızda iş yapan sayısı 5-600’ü geçmez.
Peki, gerisi nerede bu insanların?
Tabii Kasap’a suç bulmak doğru değil. Birçok kurumda boşta gezenlere yevmiye yazıldığını biliyorum. Bu kadar işsiz insan varken, siyasetin ballı parmak yalatması hiçte doğru değil. Kurumları gezmek, tanıklığa yetiyor ve artıyor. İnsanlarımızı boş oturup maaş almaya alıştırmamamız gerektiğini düşünüyorum. Tabii bunun sonucu YAT MAAŞ AL demek olur. Kimsenin bunu yapmaya hakkı olmadığını düşünüyorum. Tabii haramdan korkusu olanlar varsa. Sadece çalışan yani boş oturan Allah’ınında sorumlu değil. Onu oraya yerleştiren ondan daha büyük sorumlu.
Allah herkese gönlüne göre versin.