Üreticiler çeşitli bölgelerden arıyorlar, en çok sorulan soruların başında “ Çaykur Neden çay almıyor” üretici sormaktan bıkmadı ben de cevap vermekten, inandığım, bildiğim Çaykur yönetimine karşı sürekli cevap vermekten hiç çekinmedim.
Önceki gün Ç.Hemşin den bir dostum, ayrıca Of Hayrat tan tanıdıklarıma cevap verdim, Ç.Hemşin den arayan tanıdığım bir kişi elinde çay olduğunu ancak Çaykur a veremediklerini kontenjanın 22 kilodan olduğunu söyledi.
Bilinen gerçekler var, tabii halkın bunu bilmesine imkan yok, Çaykur un yıllık yaş çay alma kapasitesi 750 bin ton dolayında devlet tarafından verilen kota bu, yıllık tüketimine endeksli olarak verilen kotayı önceki yıl Çaykur 130 bin ton dolayında aşarak 880 bin ton dolayında yaş çay yaprağı aldı, tabii Genel Müdür bunun hesabını verdi, her yıl 110 bin ton dolayında kuru çay satışına karşılık Genel Müdür fazla kuru çay satacağı garantisini verdi ve öyle oldu, 132 bin ton kuru çay satışı yaparak stoktan 20 bin ton dolayında kuru çay satışı gerçekleştirdi. Bu yıl aynı rakam kuruma iletildi ve Çaykur un alması gereken çay yine 750 bin ton dolayında belirlendi. Kurumun ve Genel Müdürün yapacağı bir şey yok. Verilen talimatı yerine getirmek zorunda, ya da ürettiği kuru çayları satmak zorunda, kuru çay satışı için tüm gayretlerini gösteren Çaykur illerde açtığı sıcak satış ve özel sektörlere satacağı kuru çaylar ile bu fazla üretimi eritme derdinde.
Neden almıyor?
Devlet tarafından verilen kota belli, Çaykur un işleme kapasitesi 9 bin 20 ton, biraz artırarak 9 bin 200 ton seviyelerine çıkabiliyor. Birinci sürgünde 270 bin ton seviyelerini aştı bile, tabii birde bunun ödemeleri var, sadece birinci sürgün bedelleri 1 milyar dolayında tutuyor. Kurum bunun yanında, yakıt, elektrik, personel, işçi ve diğer giderleri ödemek zorunda, bunları kuru çay satışı ile ödemesi mümkün değil, 2 Milyar TL nin üzerinde borcu olduğunu düşünecek olursak, bankalara her ay yüklü miktarda ödemesi olduğunu da biliyoruz.
Çaykur mutlaka yeni kapılar bulmak zorunda, DİDİ den hiç ses seda yok, ne reklamlarda, ne de Dünya markası olan DİDİ nin fabrika aşamasını duyamıyoruz.
DİDİ yan gelir, elbette Çaykur yeni yan gelirler bulmalı, yan gelirleri olmayan Çaykur un kuru çay satışları ile bu kadar ödemeyi yapacağını düşünmek bence aptallık olur.
Tabii ki önemli iki önerim olacak:
1-Çaykur mutlaka DİDİ tesislerini bölge müdürlüklerinde kurmalı bu sayede satışları artırmalı, bunun yanında elinde bulunan kuru çayın bir bölümünü mutlaka soğuk çay olarak üretmeli ve kuracağı soğuk çay tesisleri ile kalitesiz ürünlerini soğuk çay sanayinde kullanarak elindeki stok fazlalarını eritmeli.
2- Özel sektör satışlarını durdurmalı, geçtiğimiz yıl bazı özel sektörlere 22 TL den satışını yaptığı ve yıl sonu alacaklarını tahsis ettiği kuru çay satışına son vererek, üreticisine özel sektöre sattığı çay fiyatı ile üreticiye çay satmalı, sanırım bu sayede Çaykur bankalardan kullanacağı kredi miktarını hem azaltmış olacak, hem de elindeki yaklaşık 20 bin ton çayı da üreticiye vermiş olacak.
Bunlar birer öneri, elbette kuruma birileri talimat vermiyor ve bu doğrultuda hareket etmesini istemiyor ise.