Hepimizin tepesinde dolar işareti; dolar arttı diyerek yerli ve yabancı menşeli ürünlerde anı artışlar gözlemekteyiz.
Peki, kimi vurmadı?
Kimler bunu fırsata çevirdi. Çevremize bakarak bunu anlamak mümkün. Evi kiraya verenler bile DOLAR ARTTI diyerek zam yapmak istiyorlar. Dolar market sahiplerinin işine yaradı. Doların artışını bahane göstererek sabahlara kadar etiket değiştiren marketçiler var. Kimse kimseyi kandırmasın. Devletin uğradığı ekonomik krizi bahane gösteren marketçiler daha çok bu krizden kazanma peşinde.
Döviz bürosuna uğradım. Gişelerde çalışan bayanlar boş oturuyor ve içeriye giren tek kişi yok. Bu da demek oluyor ki, ne dolar alan var ne de dolar bozduran.
İş yeri sahibine sordum.
-Durum ne?
- İş yeri sahibi ise “ Durum ortada. 5 eleman boş oturuyor; ne döviz alan var ne de bozduran. İşler tamamen durmuş durumda” dedi.
Peki, parayı kim veya kimler kazanıyor? Tabii fırsatçılar, kim bunlar büyük market sahipleri; toptancılar.
Bağ ve bahçede üreten aynı fiyatta ürün satarken baktığımızda toptancılar bahçeden 50 kuruşa aldığı ürünü 2 veya 2 buçuk TL’ye satmakta. Tabii sonrası malum. Toptancı pazarcıya, bakkala ve marketçiye verdiğinde fiyatlar daha çok yükselmekte.
Kaybeden ise halk oluyor.
Asgari ücretin bin 875 TL olması isteniyor. TÜRK-İŞ ise normal bir ailenin 6 bin 375 TL normal aylık geçiminin olduğunu söylüyor. Emekli ise kendine başka bir iş bulmak zorunda. Ekranlarda izlediğimiz kadarıyla emekliler bin 100’den başlayan ve 2 bin 700’e kadar uzanan emekli maaşları almakta. Bin 340 TL alan emekli nasıl geçinecek?
Ülkede emeklilik yok. Kime var peki?
Bir dönem milletvekilliği yapanlara hayat güzel. Genel müdürlere hayat güzel. Bürokrasinin üstündekilere hayat güzel; onlar yaşasın, gerisi önemli değil. Bize yine siyasiler gelsin. Oyunuz bizim, size 2 anahtar vereceğiz” desinler ve bizlerde mal gibi inanalım.
Biz mal olduktan sonra sırtımıza binen çok olur.
Bu ülkede çifte standart uygulaması son bulmalı!
Marketçi istediği fiyatı uygularken dövizi bahane etmesine kimse kanmamalı. Denetimler artmalı ve halka kazık atanlar o kazığa oturtulmalı.
Bu ülke hepimizin ise hepimiz sahip çıkmalıyız. Sahip çıkmayanlar ise gerekli cezayı görmeli.