Maalesef başta Rize olmak üzere birçok ilimizde işe göre adam yerleştirmesini bilmiyoruz, tabi istisnalar kaideyi bozmaz.
Meslek hayatımda birçok daire müdürü, Genel Müdür, vali, Belediye başkanı, kurum müdürleri gördüm ve onlarla birlikte çalıştım. Geçmişe yönelik baktığımda sadece talimatlarla işler yapan müdürler gördüm.
Bazı müdürler ise koltuk sevdasında olup, koltuğu korumak için siyasetin her sahnesinde yer aldılar. Hal böyle olunca da üretmek yerine “ Emret Komutanım” edası ile gittiler.
Bugün maalesef onların eksikliğini yaşıyoruz, bazı alanlarda ilimiz geriye kalmış ise geçmişin getirdiği bürokrat kafası sayesinde eksiklikler olmuştur.
Siyasetçinin işi yapılan projelere, düşünülen fikirlere destek vermektir, üreten bürokrat veya müdürler olmalı.
İlimizde bazı daire müdürlerinin sadece imza atmak, kendilerine verilen talimatlara uymak için müdür olduklarını düşünüyorum.
Tabii hepsi buna dahil değil,
Sağlık müdürü Mustafa Tepe gecesini gündüzüne katarak çalıştığını biliyoruz, her fırsatta aradığımızda dahi her konuya vakıf olduğunu görüyoruz. Eksik varsa istiyor, gerektiğinde genel merkezinden talep ediyor ve siyasilerin kapısından ayrılmıyor.
Bunun gibi yine müdürlerden birkaç tane örnek gösterilebilir, ama bunların sayısı bir elin parmak sayısını geçmez.
Çaykur Genel Müdürlüğüne getirilen Yusuf Ziya Alım vekalet ettiği dönemlerde bile canla başla çalışarak asaletini düşünmeden gecesini gündüzüne kattı. Geçirdiği kampanya dönemlerinde kendisini yakinen takip ettik, aldığı asalet ile birlikte birçok projeye imza attı, çay çöpünün işlenmesi, fabrikalarda kapasite artırımı, çay satışları ile ilgili bizzat takibi ve çay satış mağazalarını artırarak tüketiciye daha yakın olma düşüncesi taktir edilecek çalışmalarından bazıları.
Yeni bir çay sezon hazırlıkları başladı, Genel Müdür fabrika bölgelerine çıkarak fabrikalarda ki durumları kendisi bizzat takip etmekte, bazı kurum müdürleri bunlardan ders çıkartmalı, “ Emret Komutanım” talimatını beklememeli.
Siyasetçinin işi kendisine gelen talepleri kısa sürede çözmektir, yoksa kurum müdürlüğü yapmak değil, Kurum müdürlüklerine atananların işini siyasetçi yapmaz, siyasetçi eksikleri alır ve tamamlamak için kurum müdürlerine destek olur.
Siyasetçi kurum müdürlüğü yapacaksa o zaman kurum müdürüne gerek kalmaz, her kurum müdürü kendi işini en iyi şekilde yapmak, bulunduğu şehir için gayret göstermek zorundadır.
İlimize baktığımızda Lüzumsuz birçok kurum müdürünü görmek mümkün, sadece onlar değil, koltukları doldurmak için birçok STK başkanının da aynı kategoride olduğunu görmekteyiz.
Kurum müdürleri kadar STK lar da sorumluluk altında olmalı, yaşadığı şehre katkı sağlamalı, ama maalesef ilimizde çok iyi STK başkanlığı yapan birkaç kişi var, bunlardan biri BARO başkanı Ümit Peçe, Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan, İnşaat Mühendisleri Odası Murat Yazıcı, belki buna birkaç kişi daha eklemek mümkün ama sayıları fazla değil.
Rize il özel idaresi bu yıl oldukça gözle görülür çalışmalara imza attı, öncelikle il genel meclis başkanı İbrahim Türüt, İl Özel idaresi Genel Sekreteri Ümit Hüseyin Sarı ve genel sekreter yardımcısı Yunus Emre Ayar i kutlamak gerek, çok iyi bir ekip oluşturmuşlar ve ayak basmadıkları köy kalmadı.
Yaptıkları çalışmaları yakinen takip ediyoruz, bu tip çalışmalarla köylerin gözdesi oldular, kendilerine başarılar diliyorum.
Darısı diğer STK ve kurum müdürlerinin başına.
Son yirmi yıldır hiç bir zaman liyakata göre personel alımı yapılmadı hep kimin adamı kimin yakını eğer bilgiye birikime göre alımlar olsaydı ne banklarda nede davranışlarda adaletsizlik olurdu ve ülkemiz milletimiz daha refah bir ortamda hizmet görürdü.