Bizim yaşlarda bu iki kelimeliyi hatırlayan çok insan var. Ortaokulda başlayan ve lise sona kadar devam eden din ve ahlak dersi…
Şimdi var mı?
Maalesef şimdi yok. Din dersi seçmeli, ahlak dersi ise ondan eser kalmadı. Modern matematik, bize çok lazım ya…
Lise çağında ki çocuklar için o kadar lüzumsuz dersleri var ki hayatta hiç karşılarına çıkmayacak konular.
Hayatta tek karşımıza çıkacak şey; temiz ahlak ve dinimiz. Bizim öğrenmemiz gereken tek şey; saygı, sevgi, ahlaklı birer nesil yetiştirmek. Dinini bilen, dinini yaşayan birer insan yetiştirmek bizin görevimiz değil mi?
Peki, bunu nerede öğreneceğiz? Ailede, okulda ve hayatta. Hadi diyelim ki aileden biraz ahlak dersi çocuklarımız aldı. Bunun öğrenileceği yer okuldur. Çocuk yaşta okullara verdiğimiz çocuklarımızın topluma karşı sorumlu olmalarını, büyüklerine karşı sevgi ve saygı duyacakları tek yer okuldur ve okuldan her şeylerini çocuklarımız almakta.
Din dersi nitekim aynı; bizim yaşta olan insanlar bilir, zorunlu olan bu iki dersten iyi not almamız gerekiyordu. Şimdi ise ne oldu bu dersler?
Türbanı anladım. Geçmişte gençler, kız öğrenciler türban yüzünden derslere giremiyorlardı. Okul hayatlarına son veren binlerce genç kızımız oldu. Bu mesele artık tarihe kavuştu. O halde; internet hastası olan, sanal âlem, bilgisayar bağımlısı olan cep telefonu hastası olan gençlerimizi; çocuklarımızı, bu hastalıktan kurtarmalıyız.
Çocuklarımız okullara cep telefonları ile girmemeli. Din ve ahlak dersi mutlaka zorunlu olmalı. Kötü alışkanlıklardan çocuklarımızı kurtarmak istiyorsak, yapmamız gereken o kadar şey var ki. Başta aileler olarak çocuklarımızı internet hastalığından kurtarmamız gerek. Cep telefonu belli yaşa kadar çocuklarımıza almamalıyız.
Devletin de zorunlu eğitim dediği eğitim sonuna kadar mutlaka haftada ikişer derste olsa din ve ahlak dersini koyması gerekmektedir.
Geçmişi hatırlayanlar çok iyi bilirler. Köylerimizde yaşlılara karşı saygıda kusur etmezdik. Hele onların yanında ayaküstüne atmak. Onların yanında küfürlü konuşmak, sigara içmek, onlara yer vermemek gibi hiçbir hatamız olmazdı.
Şimdiye bakalım, hangisini gençlerimiz uyguluyor? Evde bile çocuklar anne ve babalarına yer vermiyor.
İyi düşünmek gerek. Hepimiz çevremizdeki gençliği görüyoruz. Hepimizin oğlu, kızı veya torunları vardır. Onlarla ne kadar ilgileniyoruz ve ne kadar onları topluma iyi birer evlat yetiştirdik. Hesabı önce kendimize ardından devletin sistemine kesmeliyiz.
Yıllardır din ve ahlak konusuna değinirim. Tabii bu devletin işi. İyi bir toplum yetiştirmek hepimizin görevi ise; devlette geleceği emanet edeceği bu gençliği iyi yetiştirmek zorunda.