Kişilikler bozuldu. Bazı insanlar kişiliklerini makamları ile örtüştürürler. Çevresinde kişilik bulamayanlar, buldukları makamı kendilerine bir büyük havuz gibi görürler.
Ben kimim demeyenler; ben ne oldum, bunun fırsatını iyi değerlendireyim havasına girerler. Makam aracı, hele yanında bir veya bir iki kişi çalışıyor ise emir yağdırmaya başlarlar.
Geçmişini çabuk unutanlar… Otellerde geçmişte kalan; Rus kadınlarını pazarlayanlar resepsiyonluk yapanlar, ayağındaki antika ayakkabıları unutanlar, otelden kovulduğunda İŞ İŞ diye yalvaranlar, sonra da siyaset ile birlikte “ Aman ağam, aman paşam, ben sizdenim, her türlü hizmete hazırım” diyerek siyasetçilere yalvaranlar. Ardından siyasetçilerin desteği ile bir yere gelen Mistır P.’ler bugün adamlık sıfatı aldıklarını düşünmekteler. Siyasetçilerin tuvalete gitme dediği, bu şahsiyet FETO’nun okullarından ayrılmayıp adeta onlarla yatıp onlarla kalkmaktaydı.
Hadi 15 Temmuz geldi. Bu kez FETO’nun okullarında okuyan çocukların ailelerini ispiyonlayarak kendi kıçını kurtarmaya çalıştı. Yine siyasetçilerin kucağına oturarak ispiyonları ile kıçını kurtardığını düşünen bu çok şerefli, şimdi ise sağda solda “ Gazeteciler bölündü, dernek kalmadı” gibi yaygara ile yine kendine şahsiyet aramakta.
Şeref, haysiyet, kişilik, onur ve gurur siyasetin vereceği kimlik değil. Bu saydıklarımın hiçbiri koltuk veya makam ile kazanılmaz. Bunlar insan olarak kazanılır. Bunlar çevrene verdiğin dostluk ve iyi enerji ile kazanılır.
Maalesef bu tür insanlara itibar edenler; belki kişiliklerini bilmedikleri için veya aynı tastan kendileri de çorba içtikleri içindir veyahut aynı kişilikleri taşıdıkları içindir.
Bir iki ağızdan duydum. Gazeteciler dağılmış diye. Lafın geldiği yer belli, işte yukarıda bahsettiğim çok şerefli, Mistır bu yaygarayı yapmış. Tabii ona itibar edenlere ne demeli?
Ayak yalayan, el öpen, konuşurken ağzından kudurmuş köpek gibi şalya akan bu kişi, gerektiğinde dansöz gibi kıvırtmayı çok iyi bilmekte. Tanıyanlar çok iyi bilir.
Aslında bu şerefli için çok az yazdım. Bu tür dansözler için yapılacak tek şey var eline iki tane zil vermek. Şimdiye kadar bu dansöz zilsiz oynadı, yakında zilleri de takar.
İnananlara ne demeli işte burası muamma.
Kamuoyu iyi bilmelidir ki 53 Gazeteciler Derneği 73 üyesi ve dürüst yönetimi, ilkeli gazetecileri ile dim dik ayakta. Bu gazeteciler kimseye dansözlük yapmayan, kendi ekmeğinin peşinde koşan, insanlara insan oldukları için değer verenlerdir. Asla kimsenin kuyusunu kazmazlar. Dedikoducu karılar gibi, sağda solda siyasilerin kucağına oturmazlar.
Bu mesleğin onuru ve gururunu koruyarak mesleklerinin gereğini yaparlar. Bu gazeteciler kendi iline asla zarar vermezler. Bu gazeteciler kendi kurumlarına asla zarar vermezler. Bu gazeteciler kendi insanlarını asla satmazlar. Çünkü bunlar şerefi ile yaşarlar!