Artık ismi değişti. Basın sektöründe 10 Ocak çalışan gazeteciler günü olarak kutlanır. Yarın 10 Ocak ve maalesef bu sektöre yıllarca emek veren birçok meslektaşımız işinden, ekmeğinden oldu. Sektör sanala dönünce bu işin fırınında olan, tabanından gelen çok sayıda arkadaşımız sektörden uzaklaştırılmış oldu.
Tarihi dokuya baktığımızda; sanal ortamın olmadığı, insanların sabah işe giderken veya esnaf iş yerini açarken gazete bayisine giderek veya kapısının önünde dağıtıcının koyduğu günlük gazeteyi eline alarak besmele ile girdiği iş yerinde çaycıya seslenerek “ Bir Çay “ diyerek sağa sola, işe bakmadan gazetesini okurdu. Gelen müşteri de olsa gazetesini elinden bırakmadan müşterinin selamını alırdı.
Gazetenin önce başlıklarını ardından köşe yazarlarına kadar okuyan esnaf ve vatandaş, son olarak bulmaca köşesine bakarak gazeteyi sehpasının üzerine koyardı. Gelen müşteri ise gazeteye bakıp günün yorumlarına başlardı.
Bu gazetenin hazırlanmasında kimler vardı?
İllerde ve ilçelerde muhabirler, günlük yaptıkları haberleri telefon ile veya faksla bildirirlerdi. Tele foto ile fotoğraf geçerlerdi, tele foto olmayan yerlerde film yıkayıp en yakın gazete bürosuna gönderirlerdi. Oradan alınan zarf hemen hazırlanıp tele foto ile resimler geçilirdi. Asıl mesele buradan sonra ve redaktör ( Haberi inceleyen ve düzenleyen) haberi düzenler ve yazı işleri müdürüne verirdi. Gazetenin sorumlusu olan yazı işleri haberi okur ve hukuki bir sorun olup olmayacağını hukuk danışmanına danışır ardından sayfa düzenleyene verir ve haberin yerini belirler, işe tasarımcı koyulur ve sayfalar hazırlanır. Sayfaların çıktıları alınıp montajcıya verilir ve montaj yapıldıktan sonra kalıp için kalıp servisine giderdi. Yapılan kalıptan sonra pozlama ile kalıplar çekilir ve gazete artık baskıya hazırdır.
Gece çalışan basın emekçileri, sabaha kadar gazete basımını yapar, gazeteler katlanır ve paketlenerek servis araçlarına verilir. Burada koşturmaca başlar. Tüm il ve ilçelere gazeteler dağıttırılır.
Bunları niye anlattım?
Bunları yaşayanlardan biriyim.
Şimdi bakıyorum. Elinde cep telefonu canlı yayın yapanlar, cep telefonu ile resim çekip evinde ve iş yerinde habercilik yaptım diyenler, sanal ortamda gelişi güzel fotoğraflar yayınlayarak kendilerine gazeteci diyenler.
Maalesef bu işin fırınında yetişen, bu mesleği onuru ile taşıyan birçok meslektaşımız başka işler yapmaya başladı ve yine maalesef meydan kendini bilmezlere kaldı.
Artık DUR deme zamanı.
Bu işin özünü, gözünü yapanlar çıkacak olan basın kanunu ile yine özüne dönmeli. Gelişi güzel kurulan siteler artık yasa ile belirlenmeli. Sokak ortasında, iş yeri penceresi önünde kurulan haber siteleri ortadan kalkmalı.
Nasıl 10 Ocak’ta çalışanların dirayeti ile bugün gazete çalışanlar gününü kutluyor isek, çıkacak olan basın kanunu ile gerçek gazeteciler gününü kutlamalıyız.