31 Mart Perşembe günü Kültür merkezi salonunda “ Bir adam yaratmak “ isimli bir tiyatro oyunu var. Necip Fazıl Kisakürek in yazdığı bir eser.
Acaba yazar bu oyunu yazarken aklından neler geçiyordu veya neler yaşamıştı. Bir adam yaratmak kolay değil, doğuştan başlayan bir hayat hikayesi olmalı.
Adam yaratmak kolay değil, adam olmayanı yaratmak çok kolay, piyasa onlarla dolu, ama adam yaratmak her halde özel bir meziyet ister.
Adam yaratmak aileden başlar, bir yere kadar aile adam yaratmak için çaba gösterir, ama adam olmak kişinin içinde yoksa yapacak bir şey yok.
Eskiden pantolon, ceket, ayakkabı giyen, bıyık veya sakal bırakanlara halk dilinde adam derlerdi, tabii şimdi işler değişti. Kadınlarda pantolon giyiyor, ceket giyiyor, araç kullanıp, erkekler gibi her kademede çalışıyorlar.
Şimdi adam yaratmak kolay olmuyor, piyasaya baktığımızda adam demek için bin şahit gereken kişiler var.
Sokakta yürürken adam sandığımız kişilerin elbette içini veya düşüncelerini bilemeyiz, kendisine en yüce makamları görenler, bazen adam kılığına girmiş ancak sadece görüntüde kalan kişiler olmakta.
Adam yaratmak; taştan çamurdan, ağaçtan, kaya taşlarından, plastik veya suntadan deseler yaratmak kolay, sokakta veya vitrinde koyarsın hiçbir hareketi yok, adam görüntüsü kalır, böylesine adam yaratmak kolay.
Kişilikleri ile çevresine verdiği olumlu mesajlar veya elektrik ile yine çevresinde yaptığı yardımlar, olumlu hareketler, duyarlılık, insani gücü fazla olanlar olursa bunlar için Adam demek kolay, birde sürekli birilerinin yaptığını eleştiren, iyi veya kötü sürekli kötüyü arayan, iyileri unutan, birilerinin başarısını çekemeyen, başarıyı eleştirmek veya çamur atmakla sağlamaya çalışan pantolonlu, sakallı veya bıyıklı insanlar var.
Adam yaratmak kolay olmasa gerek, her halde yazar bu romanında adam yaratmanın nasıl olduğunu anlatıyor.
Adam olmak anne karnında başlar, aldığı aile terbiyesi, örf, adet, gelenek ve göreneklerine bağlı kalmak, çevresine olumlu düşünceler yaymak, ülkesine , milletine ve devletine bağlı kalmak, dinine, kültürüne sahip çıkmak, kendisine uzanan elleri menfaate çevirmemek, yardıma muhtaç insanların yardımına koşmak ve benzeri ilkelerden vaz geçmeyenlere her halde adam deniyor.
3-5 kuruşa insanları satan, çevresindeki insanlardan olumlu not almayan, milletine ve devletine karşı sorumluluklarını yerine getirmeyene her halde Yazar Fazıl Kisakürek adam demiyor.
Keşke robot gibi adam yaratmak ta insanların elinde olsa, tabii bazı adam olmayanlar bunu kendilerine benzetirdi.
Adam olmak kolay değil, hele adam gibi adam olmak hiç te kolay değil, bazı adamlıklar var, birde adam gibi adam olmak var. Şöyle çevreme baktığımda son kurduğum cümleden fazla kişi tanımıyorum, saymaya kalksam 5-10 u geçmez, birde Adam olmayanları saymaya kalksam, sanırım 00 tespih sayısı onlara yetmez.
Her şeyden önce adam olmadan insan olmayı öğrenmek gerek, önce insan, sanırım bu kelime adam olmanın ilk kuralı.