İlimizde kurulan 750 dolayında dernek veya vakıf bulunmakta, hangisinin ne iş yaptığını az çok bizler biliyoruz. Cami yaşatma derneği, köyler için kurulan dernekler, kendilerini makam sahibi etmek için kurulan yüzlerce dernek bulunmakta. Bazı insanlar bu dernekler sayesinde belirli yerlere gelmek için çaba sarf ederler. Çevrelerine hayırları olmayan, kendi menfaatlerini düşünen birçok dernek başkanı tanıyorum.
Topladıkları yardımlar ile kendi ihtiyaçlarını karşılayan çok dernek başkanı tanıyorum, bazı cami derneklerinin topladıkları paralar ile bazı işler yaptıkları da bilinmekte. Bir keresine şahit oldum, Bir kuran kursu derneği bir toptancı dükkanına gelerek fazladan fatura istedi ve aldı. Bunların sorgulamasını yapan kimse olmadığı için her şey doğal karşılanabilir.
Yine bazı derneklerin insanların duyguları ile oynadığını da bilmekteyiz, insanlara yardım amacıyla insanlardan para aldıklarını onların işini yapmak için para istediklerini de biliyoruz. Siyasilerin kapısından kalkmayan, onlara işlerini çevirtmek için gece gündüz onların kapısına yatan, hatta maddi destek isteyen dernek başkanları da tanıyoruz. Tabii bunların yaptıkları kendilerine helal olarak görünürken başkalarının projeleri ise onlara mubah gelmemekte. Hemen dedikoduya başlarlar.
Çok yakından tanıdığım bazı insanların neler çevirdiğini çok iyi biliyorum. Geçtiğimiz akşam saatlerinde bir programa katıldım. Bir derneğin yaptığı güzel bir proje, insanları bir araya getirmek ve ülkede ses getirmek için bir proje kapı çıkışında yıllarca insanları sömüren, onların duyguları ve hisleri ile oynayan başka bir dernek başkanı hemen dedikoduyu yaparak “ Bu dernek bundan para alacak, sizde alet oluyorsunuz, bizim çalışmalarımıza yer vermediniz” gibi taşlamayı yaptığında aldığı cevap aynı güzellikle oldu.
Kendisine “ Sömürdüğün insanlar az mi geldi, bunca insanın duyguları ile oynadın ve kendine bir mevki yapmaya çalıştın, insanları sömürmen bitince şimdi konuşmaya başladın, doymadın sanırım” deyince yüzü kızararak voltayı vurdu.
Bu tür insanların dernek başkanlıkları ile bir makam veya mevkie gelmek istemelerini doğru bulmuyorum. İnsanları yıllarca sömüren ve şimdi de bir devlet kurumunda iş kur sayesinde gününü gün eden bu tip insanlardan toplum ne bekleyebilir ki.
Bu peygamber dilencisi insanın değil topluma, insanlığa hiçbir faydası olmaz, bu tip insanlar bencilikleri ile kendileri bile kaybeder. Başkalarını eleştiren bu tip benciller önce kendilerinin yaptıklarına dönüp bir bakmaları gerekiyor. Ama onu yapmak yerine toplumu düşünen insanları eleştirmekten de geri kalmazlar.
Aynaya bakmasını bilmeliler, aynada ne gördükleri önemli, buhar tutmuş aynaya bakıyorlarsa konuşmaları normaldir. Aynanın buharını sildiklerinde karşılarına ne gibi bir öcü çıkacağını kendileri de iyi biliyorlar.