• 22 Ağustos 2025 Cuma
  • Rize AÇIK
  • 00:00
    22 Ağustos 2025 İmsak: Güneş: Öğle: İkindi: Akşam: Yatsı:

İBA HOCA (MUSTAFA YAZICI)

İBA HOCA (MUSTAFA YAZICI)

AH GİDİ YEŞİL RİZE

1910 yılında Yenicami Köyünde doğdu. Küçük yaşlarda kendi mahallesindeki mescitte hafızlığa başladı. Hafızlığı bitirdikten sonra senelerce kendi köyündeki bu mescitte görev yaptı. Bir süre İstanbul`da sandalcılık yaptıktan sonra yine köyündeki camiye döndü. Görevi esnasında Rize`de görev yapan meşhur hocalardan sürekli dini dersler alarak ilmi bilgisini ilerletti. Çayeli Büyükköy Merkez Camiinde yedi sene imamlık yaptıktan sonra yine köyüne döndü ve Adacami Merkez Camisinde 14 sene imamlık yaptı.1981 yılında 71 yaşında iken vefat etti. İba Hoca`nın 1978 Yılında yazmış olduğu "Ah Gidi Yeşil Rize" şiiri dini ilminin yanında, edebi ilmini de açık açık yansıtmaktadır.

 

İŞTE O ŞİİRİ: AH GİDİ YEŞİL RİZE

Ah gidi seni Rize, çaydan aldın adını

Gülüyor memleketin erkeği ve kadını

Çok senelerden evvel yetiştin derdimize

Taze tomurcukların neler bahşetti bize

 

Gelinlerin boynuna taktın beşi birlikler

Kızların kollarını doldurdun bilezikler

Süsledin yamaçları cennet oldu bu yerler

Saymakla bitiremem daha neler var neler

 

Seni yaşatmak için dikkatli olmalıyız

Taze filizlerini sepete koymalıyız

Yabancı maddeleri, yahut kart yaprakları

Sakın katma hemşehrim, koca koca sapları

 

Yerliye, yabancıya sevdirmeli bu malı

Rengi, kokusu güzel, randımanlı olmalı

İdareciler işe çok titiz davranmalı

O biçim adamları kantara almamalı

 

Bu mübarek nimetin kadrini bilmeliyiz

Dünyadan hırsızlığın kökünü silmeliyiz

Eğer ihmal edersek kıyarız kendimize

Neme lazımcılığın zararı hepimize

 

O bizdendir, değildir adam kayırmamalı

Partilidir değildir, zümre ayırmamalı

Yol, köprü, hasenata bakanlarımız azdır

Azından anlayana sivri sinekler sazdır

 

Evvelce var mı idi bu rahatlık, bu para

Hanımda, erkeğinde düşünce kara kara

Çarığın deliğini şokalilan tıkardın

Kirli çamaşırları kül suyunda yıkardın

 

Baban getiremezdi yarım kalıp sabunu

Kalçasını soyardı giydiği iplik donu

Buğday ekmeğini bulsan verirdin hastalara

Omuz üstü bakardın şekerli pastalara

 

Yüz paralık iç yağı atabilsen kazana

Şekeri bulabilsen saklardın ramazana

Şimdi evde radyosu, çamaşır makinası

Gardrobu, koltuğu, somyalı karyolası

 

Milangazı da aldı, çifter çifter halısı

Ne bu israf sefahat! Sanki Newyork valisi

Daha neler var neler, işte sayayım bakın

Her düğünde atılır mermiler bine yakın

 

Takaruf on beş ateş atılır da atılır

Bunların arasına bombalar da katılır

Bu kadar bomba, mermi nerelerde satılır

Arayan soran yoktur, desem kime çatılır

 

İstersen anlatayım daha da berbatını

Meyhaneciye sorun rakı sarfiyatını

Kırk sene evvelini çabuk unuttun neden?

İnanmazsan sor da bak sağ değil midir deden?

 

Bu gidişle acaba gidiyoruz nereye?

Yıkılır herşeyimiz, boğuluruz dereye

Kapıldık sosyeteye, eskileri unuttuk

Bu hal böyle giderse hepimiz hapı yuttuk.

 

Fatih Sultan KAR / İST.

Bu habere ifade bırak!

  • 0
    KIZGIN
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    BEĞENMEDİM
  • 0
    BEĞENDİM
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    HAHAHA
  • 0
    ALKIŞ
YORUM EKLE